Sayfalar

9 Kasım 2008 Pazar

• anmak ne kötü şeydir bazan

anmak ne kötü şeydir bazan

bazan bakmak,
gelenin tam masaya otururken kalkması birinin,
kalkarken canının sıkılması,
oturanın boşluğa sallanmış ip gibi gidip gelmesi,
uzun uzun sigara içişi karşıdakinin onun yanındakininin arkadaki ağaca yaslanması
ağaçtaki çilli çocuğun bağırmasıyla kuşun havalanması... havalanması...
(kanat çırpması ardından yine kanat çırpması)
havada kopan teleğin yerdeki çantanın üstüne konması,
çantada gizli bir şey taşıyan
(aslında aylardır çantasında dolaştıran)
ama artık herkesin bildiğini sananın masadan kalkamaması,
kızması,
hoyratça katladığı çantada taşıdığı şeyi çıkarması,
herkes masanın üstünde kemiklerini yaslamışken birinin bir ruhsuzluğu okuması... okuması....
neyi okuması ne demek diye bakması,
masanın altında baktığı şeyin yüzünü bozması,
karşısında gördüğü şey kadar çirkinleşenin karşısındakine bağıramayışı nasıl çirkin olduğunu çirkinleştikçe,
aynı soydan gelenlerin bir masada oturuşu,
kalkamayışları ve suçlamaları orada olmayanları,
kızarken çocuğu masaya çağırmaları,
çocuğun koşarak gelmesi,
birini daha katmak isterken masalarına teleği alıp kaçması,
oturanın çürümeye başlaması
masada takur tukur seslerin (ölmüş mü bunlar ölmüş mü)
kalkanın kim olduğunun bilinmeyişi ve kuşun kaybolması ve çocuğun gidişi
çirkinleşmenin bir yerinde kırılması yüzlerin
(maske mi takmış maske mi takmış
-hayır yalan söylemiş
-işte maske takmış işte)
artık tenleri, çilleri hiç olmamış, peki içleri mi bozulmamış?
nedir o zaman bu koku?

o kuş nereye gitti?
kalkana ne oldu?
çocuk ne yapmak istiyor?

çocuğun kuş olup uçtuğundan kalkanın yola düştüğünden
bahsedildi, koku azalıyor ya şimdi
hangisiyiz çocukuş mu masadan kalkan mı?

- - - salanan ipin ucu - - -
KIŞKIŞ! KIŞKIŞ! KIŞ!
Kaçın kaçın
kararmasın
- - - - - - - - - - - - - - - -
Anmak kötü şeydir bazan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder