Sayfalar

15 Haziran 2016 Çarşamba

Eski cumhuriyet

Eski cumhuriyet, belli açılardan kimi başlıkları örterek, kimisini geçiştirerek, kimisinin etrafından dolaşarak uzun süre idare etti. 
Eski cumhuriyet, Sovyetlerin yıkılışına güldü. Yugoslavya'yı bombalayanlara katıldı. 
Eski cumhuriyet, fark etmese bile gölgesinden saklandığı sosyalist blok yıkılırken eski konumunda kalamayacaktı. Eski cumhuriyet, figürleri bu gerçeği görmedi. Anti-komünizm insanın sağlıklı düşünmesini engeller. Çünkü, anti-komünist bir kafa hep bir yerlerde komünizme dair kimi emareler bulmak maksadı ile beyni harcar. 
Cumhuriyet'e bir saygınlık veren varsa bu emperyalist Batı değil, sosyalist Doğu idi. Eğer Batı Cumhuriyet'e saygı duysa idi. Onun adına hareket eden ve edecek yöneticilerin bu kadar karaktersiz olmasına göz yummazdı. Oysa Batı'nın işine gelen, bile isteye ortak iş sürdürdüğü niteliksiz hırsızlar toplamıydı. (Yönetici seçiminde kimi özgül durumları dışında Türkiye halkının bağımsız olduğunu düşünmek ahmaklıktır.) 
Yapılması gereken hamleleri yapmadığınız, buna karşı halının altına itilmiş sorunsallarların bir dağa dönüştüğü yurtta barış olmaz. Örtülmüş her şey uydurma hikayelerin tarih olmasına tarihi olayların çarpıtılmasına sebep olur. İster ezenin, ister ezilenin tarihini yazın. Durum "nötr" değildir. Ortada anlaşılabilir, çözülebilir çok bir katkı da yoktur. Bir zayıflık anında hepsi ortaya dökülür. Başta bir arada görünse de, sonrası hiç de öyle değildir. 
Bu sorunsalların birbirleri ile de sorunları var. Gittikçe artan, toplumu atomize eden sorunlar. Barıştırmayan; çözmeyen; nefret ettiren... Söz, kıyafet, yemek, küçük bir davranış... Taraflaşır. 
Geri dönüş yok. Dinginlik de, huzur da... Yıkıla yıkıla gidiliyor... Bizler de içindeyiz. Yıkılacak olan sadece ceberrut devlet değil, ona karşı argüman üreten her bir özne.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder