Sayfalar

19 Aralık 2009 Cumartesi

• Aralık için bir kaç söz


Bu sayfa bir tür çalışma mantığı içindir.
Ama çoktan ondan sapmıştır.
İlgilisinedir. Bir de dostlaradır. Burada "ne oluyor bitiyor"u merak eden.

Google'a Ergin Günçe, Arkadaş Z. Özger, Cemal Süreya, Edip Cansever, Dostoyevski, Turgut Uyar... yazdığında ilgilisi zaten buraya gelecektir.


Bugünler epey yoğun geçiyor.
ev-okul-iş-ev-okul-iş-ev-okul-iş-ev-okul-iş-ev-okul-ev-iş-ev-iş-ev-yeniden okul
Aralarda -hastalık olmaktadır.


Bekleyen dostlara:
Geleceğim. Kafamdaki birkaç şeyi yapmam lazım. Bunların bir kısmi maddidir. Beni ilgilendirir.
Bir kısmı uzaktadır. Yine de gölgesi üzerime düşmektedir.
Bunun için sizi biraz üzebilirim. Belki çok erken gelirim.
Bir gün:
Kapınızı çalar bir şeyler içmeye çağırırım. (Nasıl güleceğinizi, evdekilerin şaşkınlığını tahmin edebiliyorum)
Ne de olsa bunu yapınca kendinizi efendim değil dostum hissedersiniz.
Sevinirim. Gülerim.
Size bir parça çikolata çıkarırım.
Bir de göz kırparım.
Gülersiniz.


Vize için başvurdum taaa iki buçuk ay önce.
Belgelerimi bir yerlere koymuşlar.
Oraya "misplaced" demişler.
Yeniden hazırlıyorum.
Ne olacağı umrumda bile değil.


Ve yıllar sonra bir gece kitaplığı küçültürken yeniden kitaplarını okuduğum birinden size (o şair değil)

Daha gidilecek yerlerimiz var
Şu sohbetini dinler gideriz.
Coştukça şarkılar, türküler, sazlar
Rakı mı, şarap mı, içer gideriz.

Geçse de umudun baharı yazı
Gözlerde kalıyor yaşanmış izi
Kimseler kınamaz burada bizi
Ne varsa hesabı öder gideriz.

Söyleyecek sözü olan anlatsın
İsterse içine yalan da katsın
Yeter ki kendinden, bizden söz etsin
Yalanı doğruyu sezer gideriz.

(...)

Özdemir Asaf


O gece cebimden bir parça çikolota çıkmıştı; bir kısmını ben, bir kısmını da Asaf yedi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder